Şiddet Gören Kadın Hayata Bağlılık Türküsü Söyle(yebil)meli
Kadınlar ‘gözü dışarıda’ olduğu, terk ettiği, bileziklerini vermediği, kuma getiren kocasını boşadığı, evden kaçtığı, dışarıda gezmek istediği, aldattığı, seks işçisi olmak istemediği, otobüs firmasında hosteslik yaptığı, dayak nedeniyle evini terk edip, ailesinin yanına gittiği için öldürülebiliyor.
Kadınlar boşanma davası açtığı, istenen şarkıyı söylemediği, başkalarının tecavüzüne uğradığı, kız çocuk doğuracağı, cep telefonuna –sehven– sms geldiği, evini satmak istemediği, kızına kot pantolon giydirttiği, “içme artık” dediği için bıçak-silahla yaralanabiliyor, tekme-tokat dövülebiliyor.
Kadınlar balkondan aşağı atılıyor. Kadınların üzerine sıcak su dökülüyor. Kadınlar hızla giden arabadan atılıyor. Kadınlar bakire çıkmadığı, cinsel ilişkiyi reddettiği, seks işçisi olmak istemediği, istismar edildiğini başkalarına aktaracağını söylediği için şiddet görüyor.
Kadınlar aile yakınlarının ya da hiç tanımadığı insanların tecavüzüne uğruyor, tecavüzcüsüyle evlendiriliyor, tecavüzcüsünden hamile olduğu anlaşıldığında da fiziksel şiddete maruz kalabiliyor.
Kadınlar 12 yaşında da, 94 yaşında da cinsel şiddet görebiliyor. Tecavüz edilen kadınlar bu durumu başkalarına aktar(a)mıyor, aktardıklarında da zarar gören kendisi oluyor.
Kadınlar şantajla, baskıyla, zorla evde, iş yerinde, sokakta cinsel şiddete maruz kalıyor.
Tecavüzüne uğradığı üvey babasından bebek doğuran (12) kadın başka bir erkekle beraber yaşamaya zorlanıyor. Babasının(64) tecavüz ettiği kadının doğurduğu bebek babası tarafından öldürülüyor.
Kadın bakıcılığını yaptığı çocukların babasının, patronunun, müdürünün, kiracılarının, okuldaki öğretmeninin ya da müdürünün, komşularının, ev sahibinin, misafirinin, tecavüzüne uğruyor.
Hamile, engelli, boşanmış, yaşlı, çocuk, evli, nişanlı, öğrenci, ya da felçli fark etmeksizin her kadın tecavüze uğrayabiliyor. Kadınlara en çok tanıdıkları cinsel şiddet uyguluyor.
Kadınlar bindiği balıkçı teknesinde, arabada, evinde, okulda, boşanarak döndüğü ‘baba evi’nde, parkta İnternet Kafe’de, plajda, pavyonda, asansörde, spor salonunda, takside, otelde, restorandaki otobüs durağında bir şekilde cinsel tacize uğruyor.
Kocasının, başka kadınlarla ilişkisine dair görüntüleri karısına zorla izlettiriliyor. Kolsuz tişört giyen kadın öğretmeni amiri “Hakkında dilekçe yazarım” diye tehdit ediyor.Kız öğrencilere İlçe Milli Eğitim Müdürü’nce “Paranız varsa; okursunuz. Yoksa; gidip evlenin” deniliyor.
Kemik erimesi nedeniyle ameliyat olan kadının ‘baba evi’ne gönderiliyor. İleri yaştaki kadın lise öğrencilerinin sözlü tacizine uğruyor. Kadın cep telefonuna gelen isimsiz ‘sms’lerle taciz ediliyor.
Yukarıda verilen örnekler bianet’in tuttuğu ve son yedi ayda yazılı medyaya yansıyan 167 adet haberin yer aldığı kadına yönelik siddet-taciz-tecavüz-çetelesinden alınma.
Kadın sadece bizim ülkemizde mi şiddete maruz kalıyor? Elbette hayır. Kadına yönelik şiddet sınır tanımadığı için dünyanın her yerinde yayımlanan gazetelerde benzeri haberlerin yer aldığını biliyoruz.
Kadına yönelik şiddet ekonomik ve sosyal statü farkı tanımadığından her sınıftan kadını kıskacına aldığını biliyoruz.
Dünyanın her yerinde şiddete maruz kalan kadın için hayatın çok zor olduğunu ve şiddet gördüğünü başkalarına –hatta çoğu kez kendisine bile– söyleyemediğini biliyoruz.
Kadın evde, iş yerinde ve sokakta şiddet görüyor ama dünyanın her yerinde kadına yönelik şiddet resmi kayıtlara pek geçmediğinden sorunun boyutlarını saptamak ve konuyu istatistiksel olarak izlemek dünyanın her yerinde çok zor.
Üstelik kadına yönelik şiddetin nedenleri çok yönlü olduğundan –tamemen– sonlandırılması da –maalesef- çok güç.
Dünyanın her yerinde kadına yönelik şiddetin sonlandırılması için harcanan çabalar artsa da, henüz şiddet gören kadınların hayata bağlılıklarını –daha da- arttıracak düzeyde olmadığını biliyoruz.
Bildiğim bir şey var ki; şiddet gören kadının özgüveni arttırılarak güçlenmesi sağlandığında avazı çıkana dek Hayata Bağlılık Türküsü söyleyecektir.
Not: Bu Yazı bianet.org Sitesinde Yayınlanmaktadır.