MUHTARLARDAN PANDEMİ NOTLARI
Korona virüsü salgınının artırdığı işsizlik, derinleştirdiği yoksulluk ve hissettirdiği çaresizlik dayanışmayı ön plana çıkardı. Mahalle muhtarlıkları da dayanışma ağı içinde kilit noktalar arasında yer aldı
Korona virüsünün ülkemizde olduğuna dair bilgi, 11 Mart’ta açıklanan ilk vakayla kamuoyuyla paylaşıldı. Virüsün yayılım hızını düşermek için alınan önlemlerin gölgesinde 2 buçuk aylık süreç yaşandı. Ardından vaka sayılarında azalma yaşanmasıyla normalleşme adımları atıldı. Kurulan dayanışma ağları, belediyeler, muhtarlıklar, işsizliği, yoksulluğu, çaresizliği yoğun bir şekilde yaşayan kişilere dayanışma elini uzattı. Mahalle kültürünün, komşuluğun yeniden öneminin anlaşıldığı bir süreç de oldu. Komşulardan gelen talepleri karşılamak için muhtarlıklar da yoğun bir çalışma yürüttü. Sayfamıza konuk ettiğimiz Caferağa Mahallesi Muhtarı Zeynep Ayman, Merdivenköy Mahallesi Muhtarı Nazan Gürkan ve Bostancı Mahallesi Muhtarı Yener Coşkun pandemide yaptıkları çalışmaları gazetemize anlattı.
Merdivenköy Mahallesi’nin Kadıköy’ün en yaşlı nüfusuna sahip mahallelerinden biri olduğunu belirten Merdivenköy Mahallesi Muhtarı Nazan Gürkan, konuşmasını şöyle sürdürüyor: “İlk vakanın ardından yasakların başladığı, evlere kapanılan dönemde emekli maaşlarının nasıl çekilebileceği, alışveriş, kronik hastalığı olanların ilaç, şehirlerarası izin, dezenfektan ve maske temini…gibi birçok talep oldu. Telefonla gelen bu taleplerin karşılanmasında Kadıköy Belediyesi’nin ve Kadıköy Kaymakamlığı’nın ortak yürüttükleri whatsapp hattının biz muhtarlara çok faydası oldu. Kadıköy Belediyesi yaşlı, yoksul, kimsesi olmayan vatandaşlara sıcak yemek servisine başladı. Kaymakamlık günlük gelişmelerden, müracaat edilmesi gereken adres ve muhataplarından bizi anında haberdar etti. Vatandaşı zaman kaybetmeden doğru adreslere yönlendirdik.”
YARDIMLAŞMA AĞI KURULDU
Mahalle sakinleri arasında hemen bir yardımlaşma ağının kurulduğunu dile getiren muhtar Nazan Gürkan, “Para, erzak, giysi gibi yardımlar ihtiyaç sahiplerine tarafımızdan ulaştırıldı. Kaymakamlık Vefa Destek Hattı, Kadıköy Belediyesi, Kızılay maddi talepleri karşılama konusunda son derece duyarlıydı. Yaşlı ve engelli bireyleri Kadıköy Belediyesi’ne bildirdik. Belediye talepleri doğrultusunda anında yardım ulaştırdı. Bazen biz gittik maaşlarını çekip verdik. Bazen ilaçlarını aldık; internet üzerinden yapılması gereken müracaatlarını yaptık. Yaşlı bir teyze evinin temizlenmesini istedi. Saç ve sakal traşı olmak isteyenler oldu.” diyor.
“Yardımlaşmanın bu kadar içten gönülden yapıldığı bir mahallenin muhtarı olarak hiç çaresiz hissetmedim. Bütün talepler fazlasıyla karşılandı. Tek isteğimiz kimsenin hastalanmamasıydı” diyen Gürkan, ama ekonomik krizin insanları bu kadar ezdiği, çaresizliğinin bu kadar belirginleştiği bir süreci hiç yaşamadığının altını çiziyor ve şöyle devam ediyor: “İlk günlerdeki karmaşa yok. Hükümetin aldığı bulmaca gibi kararların yarattığı kafa karışıklığı dışında süreç normal ilerliyor. Kadıköy mahalle muhtarları olarak her hafta salı günü karantinadaki hastaların takibini yapıyoruz. Bu çalışma sırasında istek ve taleplerini de soruyoruz. Yaşlı ve kimsesi olmayanların talepleri oluyor. Bunları Vefa Destek Hattı’na ve Belediyeye bildiriyoruz. Talepler anında karşılanıyor. Günlük takipteki hasta sayısının en fazla olduğu mahallelerden biri. Hemen her sokağımda en az bir iki binada izolasyonda olan var. Yaşamın bu kadar keyifsiz olduğu bir zamanı hiç yaşamadık.”
“PSİKOLOJİK DESTEK VERDİK”
Salgının ilk başlarında çok insanın işsiz kalmaya başladığını ifade eden Caferağa Mahallesi Muhtarı Zeynep Ayman, “Çalışan liyakat sahibi, uzman insanların işsiz kaldığını ve sıkıntı çektiğini gördük. Aslında evinin kirasını, çocuğunun yurt-okul taksidini ödeyebilen insanların bir anda mağdur duruma düştüğünü üzülerek öğrendik. 65 yaş ve üstü farklı bir sıkıntı çekmeye başladı. Genel anlamda işlerini kendileri yapan insanlar olmalarına rağmen, tamamen dışarıdan yardıma muhtaç duruma geldiler.” diyor.
Pandeminin başından itibaren inanılmaz bir tempo ile çalıştıklarını dile getiren Zeynep Ayman, özellikle kısıtlamanın olduğu dönemlerde mahalle halkının çok çeşitli saat dilimlerinde farklı ihtiyaçları olabildiğini söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Onları öğrenip Vefa grubu içindeki ilgili kişilere ilettik. Onların yetemediği veya daha kolay çözebileceğimiz durumları mahalle halkı ile hallettik. Maddi yardımda bulunmak isteyen mahalleli ile ihtiyaç sahiplerini karşılaştırdık. Gerek maddi gerek ayni yardımlar ihtiyaç sahiplerine ulaştı. Ciddi anlamda psikolojik destek vermek durumunda kaldık. Yalnız oldukları için telefon açıp 3 ya da 5 dakika sohbet etmek isteyen mahalle sakinlerine biraz moral verebilmek bizleri de duygulandırdı.”
“BİREYSEL KATKILAR DA ÇOK DEĞERLİ”
“Herhangi bir ayrım güdülmeden yardım talep eden herkese tabii ki elden geldiğince ve gücümüz yettiğince destek olduk” diyen Ayman, “Mahalle sakinlerinin bireysel katkılarını da göz ardı etmemek gerekiyor. Yapabilecek durumda olanlar yaşadıkları apartmanın ve çevresinin ihtiyaç sahiplerine ulaştı; onların alışverişlerini yaptı. Bunlar da çok ama çok değerliydi. Kendi geçimlerini müzik yaparak karşılayan gençler bir anda açıkta kaldılar. Paniklediler, böyle giderse ne yapacağız diye ciddi anlamda bunalıma girdiler. Onlar için zor bir dönemdi. Evlerine alacak yemeklerinin olmadığı, banka borçlarını ödeyecek gücü bulamadıkları günleri yaşadılar ve yaşıyorlar.” diye devam ediyor.
Ayman, “Mahallede yayılım elbette var ancak diğer mahalle ve ilçelere oranla çok daha makul düzeyde. Avantajımız bilinçli kitlemiz olması. Korunmayı bilen, kurallara uyan, bilinçli sakinlerimiz ile süreci nispeten daha kolay atlatıyoruz.” diyerek sürdürdüğü konuşmasına şu bilgileri ekliyor: “Filyasyona çıktığımızda hasta veya temaslı kişileri evlerinde karantinaya uyarken buluyoruz. Aslında bizler için süreç hiç sonlanmadı. Mahalle sakinlerinin talepleri ilk günlere göre biraz hız kesti diyebiliriz. Elbette önümüzdeki günler bize ne gösterecek bilmiyoruz. Ancak öncelikli konumuz sağlık. Hastalarımızın evde kalmalarına devam etmelerini sağlamak. Diğer komşuları paniklemeden basit temizlik ve hijyen koşulları ile virüsten korunacakları konusunda bilgilendirmek.”
“İHTİYACA GÖRE ÇALIŞMA YÜRÜTTÜK”
Engelli, yaşlı, hasta ve hasta yakınları, işini kaybedenler ve dükkanını açamayan esnaf gibi ihtiyaç sahibi olanlardan önceliklerine göre çoğunlukla nakit para yardımı ve gıda ihtiyacı talep edildiğini hatırlatan Bostancı Mahallesi Muhtarı Yener Coşkun, sürekli güncelledikleri ihtiyaç sahibi listesini yeni ilavelerle düzenlediklerini belirtiyor ve devam ediyor: “Kimin neye ihtiyacı varsa ona göre tasnif edip son şeklini verdik. Daha sonra da başta vatandaşlarımızdan sonra da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden, Kadıköy Belediyesi’nden ve diğer kurum kuruluşlardan gelen yardımları, yaptığımız organizasyonla kurum ve kişilerle eşgüdüm içerisinde ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık. Bunun yanında askıda fatura uygulamasına çok sayıda vatandaşımız destek verdi, bir kısım vatandaşımız da uygulamadan destek aldı.”
“Dün de bugün de önceliğimiz olan yaşlı ve engelli kişilere yönelik özel çalışmalarımız ve yardım şeklimiz var.” diyen Yener Coşkun, “Salgın başladığından beri muhtarlığımızı arama yoğunluğu inanılmaz bir şekilde arttı. Arayanların büyük kısmı mağduriyetlerine nasıl çözüm bulunabilineceğine ilişkindi. Fakat bir kısım aramalar vardı ki ben mağdurlar için ne yapabilirim diyenlerdi.” diye vurguluyor. Eğitime ara verildiği için hem derslerine çalışmak hem de üniversite sınavına hazırlanmak isteyen bir kız öğrencinin bilgisayar ihtiyacı talebinin ve aralarında geçen diyalogun unutamadığı telefon görüşmelerinden biri olduğunu dile getiren Coşkun anlatmayı şöyle sürdürüyor: “Kendinizi yardım talep eden bir insanın yerine koyduğunuzda o an, ne duygularınızın çarpmadığı duvar ne de duygularınızın düşmediği uçurum kalıyor. Şimdi salgının başladığı günlerdeki gibi arama ve muhtarlığımıza gelip talepte bulunma çok sık olmuyor. Kamu kuruluşları ve belediyeler ayrıca sosyal yardım yapan kuruluşlar daha deneyimli ve organize olmuş durumda.”
Not: Bu Yazı gazetekadikoy.com.tr Sitesinde Yayınlanmaktadır.