Hayat, Öğrenmekten İbarettir; Her Yaşta
Portekiz’deki “Yaşlılar Üniversitesi”ne (Universidade Sénior) ilişkin okuduğum ve içimi ısıtan haberin içeriği özetle şöyle:
“Tümü 50 yaşın üstündeki öğrencilerin çoğu evinde yalnız yaşayan yaşlı insanlar. Üniversite öğrenciliği yaşlılar için sosyalleşme aracı. Kendilerine en yakın yaşlı üniversitesini tercih eden Portekizli bu öğrenciler zamanının çoğunu üniversitede geçiriyor. Eğitim gönüllüsü Portekizliler; öğrencilere sosyoloji, resim, İngilizce, bilgisayar vb. dersler veriyor. Öğrenci yaşlılar çay saatlerinde birlikte hikayeler okuyor, şarkı söyleyip dans ediyor.”
Portekiz’in, ülke yaşlılarına sahip çıkma amacıyla geliştirip gönüllü çalışan vatandaşlarıyla birlikte yürüttüğü bu model; uzun zamandır düşlediğim sadece yaşlılara hizmet veren ve “Hayat Okulu” diye adlandırdığım modelle benzerlikler taşıdığından, bu haber beni çok heyecanlandırdı.
Yaşlıların “Hayat, öğrenmekten ibarettir” düsturuyla, yaşam boyu öğrenmeyi sürdürerek hayatın içinde olması için düşlediğim “Hayat Okulu”nda; yaşlıların üretkenliğinin ve toplumsallaşmasının arttırılarak yaşam kalitelerini yükseltmek asıl amaç.
İnsanların aktif yaşaması ve aktif yaşlanması için adı “Hayat Okulu” ya da “Yaşlı Üniversitesi” veya başka bir şey olsun; sağlanan bu tür olanaklar bazı toplumsal eşitsizlikleri giderip toplumun eksik parçalarını bütünler.
Ulusların üretkenliği gibi her yaştaki yurttaşın üretkenliğini sağlamak için eğitimin önemi yadsınamaz. Her türlü üretkenliği ve çok yönlü toplumsal katılımı engellenen ancak yoksu(l-n)luğu engellenmeyen yaşlıların toplumsal ekonomik maliyetinin artsa da bu artışın sorumlusu onlar değildir. Yaşlıları sağlıklı ve bağımsız kılan aktif yaşlanma politikalarının yoksullukla mücadelede aracı olduğu, yaşlı istihdamının da yoksulluk riskini azalttığı gerçeğini de burada tekrarlayalım.
Yaşlılar istediği sürece kendini geliştirmeli ve devletler bu konuda onları özendirmeli. Hayat Okulu’nda devlet, gönüllü kişi ve kuruluşlar, üniversiteler, ilgili meslek kuruluşu ve işletmeler vb. işbirliği yapar. Bu okulda okumaz-yazmaz yaşlı ile üniversite mezunu yaşlı bir arada okurken biri diğerine peynir yapmayı, diğeri de ona okuma-yazma öğretir. İkisi birlikte oynayıp, şarkı söyler. Bilgisayar, internet kullanmayı öğrenir.
Hayatın bilmedikleri sair alanlarında eğitim alan öğrenciler birbirleriyle akran dayanışması yapar. Hayatın o dönemine kadar yapmak/öğrenmek istediği ama zaman ya da para ayıramadığı için gerçekleştiremediği etkinlik/öğretiye ulaşan yaşlı kendini geliştirdiği gibi, öğrenmeye daha güdülenir.
Okulda gönüllü etkinliklere katılan yaşlının toplumsal uyumu artar. Değişen ve gelişen teknoloji karşısında kendini eksik hisseden yaşlının ise toplumsal uyumu azalır.
Örneğin: Hayat Okulu’nda teknoloji –özellikle iletişim teknolojisi– kullanımına ilişkin eğitim alan yaşlının günlük hayatı kolaylaşır. Değişik konularda bilgi ve becerisi olan yaşlılardan bu anlamda yararlanmak onların özgüveninin artmasına olanak sağlar. Akran dayanışması ya da kuşaklar arası dayanışmaya özendirilen yaşlılar bir yönüyle toplumsal bütünlüğün sağlanmasına da destek olur.
Eğitim- üretkenlik arasındaki ilişki kadar, eğitim olanağı-gelir arasındaki ilişki de yaşlılara sunulan fırsatların değerlendirilmesi açısından önemli. Bu anlamda emeklilikle birlikte gelir kaybına uğrayan ve dönemin getirisi artı harcamalar nedeniyle ekonomik sıkıntıya giren yaşlılara verilecek her türlü eğitimin ücretsiz ya da düşük katılım ücretiyle yapılması da önemli bir başka husus.
“Yaşam boyu öğrenme” amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı ve Belediyelerin ya da özel kişi ve kurumların açtığı 18 yaşın üstünde her yurttaşın katılabildiği kurslar çoğu kez yaşlıların ilgi alanlarına denk düşmemekte, uygun bulduğu kurslara katılan yaşlılar ise bu mekanlarda yaş ayrımcılığına maruz kalmaktadır.
İş bu nedenle sadece yaşlılar için benim düşlediğim ve detaylarına fazlaca yer vermediğim “Hayat Okulu” ya da Portekiz’deki gibi “Yaşlılar Üniversitesi” veya başka bir ad altında eğitim-öğretimle toplumsal bütünlüğü sağlama amaçlı eğitim kurumları açılması önemli. (ŞD/ÇT)
* Şadiye Dönümcü, sosyal hizmet uzmanı.
** Bu yazıda YAŞLANMA 2002:ULUSLARARASI EYLEM PLANI http://www.gebam.hacettepe.edu.tr/eylem.pdf. (Erişim tarihi:19.02.2013)
*** Avrupa Birliği “Hayatboyu Öğrenme(Lifelong Learning) Programı” çerçevesindeki “Yetişkin Eğitimi(Grundtvig) Programı” bünyesinde, AB üyesi ülkeler, EFTA ülkeleri ve Türkiye gibi aday ülkelerde geliştirilen ve hayata geçirilen projeler; yaşlıların bilgi ve deneyimlerini arttırmaya katkı sağlamakta, ülkeler arası değişim, işbirliği ve hareketliliği de güçlendirmektedir.
Not: Bu Yazı bianet.org Sitesinde Yayınlanmaktadır.