Egzersiz yapmak grip ve zatürre aşılarının gücünü artırıyor
Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Demirhan Dıraçoğlu, egzersiz yapmanın bağışıklığı ve stresi etkilediğini, virüse karşı bazı aşıların gücünü de artırdığını söyledi.
Prof. Dr. Demirhan Dıraçoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde uygulanan sosyal izolasyon kapsamında insanların evde daha çok vakit geçirdiğini, dolayısıyla fiziksel aktivitelerin azaldığını söyledi.
Bu durumun insan vücudunda stresi artırdığını belirten Dıraçoğlu, stresin sadece psikolojik olarak algılanmaması gerektiğine işaret etti. İnsan vücudunun hareket etmeye göre programlandığını vurgulayan Dıraçoğlu, şöyle devam etti:
“Bu hareketi azalttığınız zaman vücut stres hormonları salgılanmaya başlıyor. Bu da direkt olarak bağışıklığımızı azaltıyor. Bağışıklığın azalması demek daha fazla enfeksiyon kapmak ve hastalığın daha ağır seyretmesi demek. Dolayısıyla aktivitenin azalmasıyla aslında direkt olarak virüse karşı dayanıklılığımızı da azaltmış oluyoruz. Mesela, şeker ve kalp hastalarında, obezite dediğimiz kilo fazlalığı durumunda, kanser hastalarında ya da AIDS gibi bağışıklığın düştüğü durumlarda egzersiz yaptığınız zaman bağışıklığın arttığı gösterilmiş.”
– “Egzersiz yaptığınızda aşıların bile gücünü artırıyorsunuz”
Egzersizle virüslerden kaynaklı pek çok enfeksiyona yakalanma riskinin azaltılabileceğine dikkati çeken Dıraçoğlu, bunlar arasında influenza, mevsimsel grip, nezleye neden olan rinovirüsün de geldiğinin altını çizdi.
Dıraçoğlu, “Bilimsel olarak gösterilmiş. Spor, egzersiz yapan daha aktif kişilerde üst solunum yolu enfeksiyonları daha az görülüyor. Mesela, yaşlılara virüse karşı grip, zatürre aşısı yaptırıyoruz. Egzersiz yaptığınızda o aşıların bile gücünü artırıyorsunuz.” değerlendirmesinde bulundu.
Dıraçoğlu, hem Dünya Sağlık Örgütü’nün hem de Türkiye’deki otoritelerin haftada en az 150-200 dakika egzersiz yapmayı önerdiğini hatırlattı.
Bu sürenin bölünerek orta yoğunlukta bir egzersiz yapılmasının daha verimli olacağını anlatan Dıraçoğlu, “Buna biz aerobik egzersiz diyoruz, yani oksijen kullanılarak yapılan egzersiz. Haftada iki kez de güçlendirme egzersizi, kuvvetimizi artırmak için yapılan egzersizleri öneriyoruz. Çocukların da bunları haftada 300 dakika kadar yapmak lazım. Genel egzersiz tavsiyemiz bu.” ifadesini kullandı.
– Evde yapılabilecek egzersizler
Dıraçoğlu, evde yapılabilecek egzersizlere ilişkin, şu önerilerde bulundu:
“Evde yerinde sayma egzersizleri var. Bildiğiniz bir marşı söyleyerek, sanki bir yerde toplu törende yürüyormuş gibi… Evinizde merdiven varsa merdiven çıkma ve inme ya da bir sandalyeye oturup kalkma. Mesela squat dediğimiz hareketi bu şekilde yapabiliriz. Tencere ve su gibi çok ağır olmayan birkaç kiloluk ağrılıklarla çalışılabilir. Bu arada, az egzersiz de aşırı hareket de bağışıklığımızı bozuyor. Bağışıklık sağlayacak orta düzey bir egzersiz yapmak gerekiyor. Hareket yaparken, yanınızdaki bir insanla konuşurken nefesinizin kesilmemesi lazım. Diyelim ki egzersiz yapıyorsunuz. Marş egzersizi dedik, parmak ucunda, topukta yürüme gibi ya da merdiven çıkma yaparken yanınızdaki kişiyle konuşurken nefesinizin kesilmemesi lazım. Eğer nefesiniz kesilmeye başlıyorsa hemen yavaşlayacaksınız, sınır orası.”
– “Ev temizliği de güzel bir egzersiz”
Dıraçoğlu, çocuklar için de dans egzersizlerinin eğlenceli olabileceğini, anne ve babaların çocuklarıyla bu etkinliği gerçekleştirebileceğini ifade etti. Müzik dinleyerek egzersiz yapmanın daha keyifli olabileceğini dile getiren Dıraçoğlu, ev temizliğinin de egzersiz sayılabileceğine işaret etti.
Dıraçoğlu, “Bu hareketlerin dışında aktivite düzeyimizi artırmak için ev temizliği de güzel bir egzersiz. Ev temizliğiyle evin düzenlenmesi ve dekorasyonuyla uğraşmak, evinizin bahçesinde, terasında, balkonunda bitki ya da çiçek yetiştirmek, onların bakımını, budamasını, çapasını yapmak güzel egzersizlerdendir.” diye konuştu.
Not: Bu Yazı haberturk.com Sitesinde Yayınlanmaktadır.