Demans Hastaları Toplumdan Dışlanmamalı
Gelişmiş ülkeler G8- Demans Zirvesi geçtiğimiz günlerde Londra’da toplandı. Alzheimer’s Disease International (ADI) tarafından hazırlanan “Dünya Demans Raporu” sonuçları ile tavsiyelerinin de değerlendirildiği zirveye ülke sağlık bakanları da katıldı. Zirvede alınan kararlar arasında; demans hastalığına 2025 yılına kadar bir tedavi geliştirilmesi ve bu hedefe ulaşmak için anılan bakanlıkların araştırma bütçelerini arttırmaları yer alıyor.
Demans: Küresel sağlığı tehdit ediyor
Demans Zirvesi’nde; dünya genelinde demans hastalarının sayısının 2050’ye kadar üç kat artarak 135 milyona ulaşacağı; Dünya Sağlık Örgütü’nce (DSÖ) demansın “küresel sağlığa karşı büyüyen bir tehdit” olarak tanımlamasının önerildiği; demansın şu anda tedavi edilemediğini; beyin fonksiyonları yok oldukça hastaların bakıma muhtaç hale düştüğü; DSÖ’ce 2010 yılında demans hastalığının yaklaşık 604 milyar dolarlık zarara yol açtığı da ifade edilmiş.
Yıldızlar hedeflenmezse aya çıkılmaz
İngiltere Başbakanı David Cameron’un zirvede hükümetlere, iş dünyasına ve yardım kuruluşlarına bu alana daha çok kaynak ayırma çağrısı yaparak “Bu hastalık yaşamları çalıyor, aileleri mahvediyor ve kalpleri kırıyor. Eğer demansı yeneceksek tüm dünyadaki ülkelerle, iş dünyasıyla ve bilimcilerle, kansere ve AIDS’e karşı olduğu gibi küresel çapta çalışmalıyız” dediği; İngiltere Sağlık Bakanı Jeremy Hunt’un “2025’e kadar tedavi geliştirme hedefi cüretkârca. Ancak “Yıldızları hedeflemezsek Ay’a inemeyiz” dediği kaydedilenler arasında yer alıyor.
Dünya Demans Raporu
Zirveye kaynaklık eden Dünya Demans Raporu’nda merkezi Londra’da bulunan ve dünya çapındaki 78 Alzheimer Derneğinin bağlı olduğu uluslararası bir federasyon olan ve demans hastaları ile ve ailelerinin dünya çapında hayat kalitesini artırma vizyonu olan Alzheimer’s Disease International (ADI) tarafından 50’den fazla ülkede 2500 demans hastası ile onlara bakan aile üyesine uyguladığı anket çalışmasının sonuçları yer alıyor. “Dünya Demans Raporu” Eylül-2013’de yayımlanmıştı.
Araştırma; demans hastaları ve onlara bakan aile üyelerinin yaşadığı bireysel damgalanma deneyimlerini kaydetme ve ülkelerin ulusal demans programlarının bu damgalanmayı ortadan kaldırma üzerindeki etkisini saptama amacıyla yapılmış.
Demans hastaları dışlanıyor
Araştırma raporunu yazan Nicole Batsch’un “Damgalanma, demans hastalarının bakım koşullarının iyileştirilmesi, hastalara ve onlara bakanlara destek sağlanması, araştırmalara fon sağlanması gibi girişimlerin ilerlemesini engelliyor. Demans hastaları ve onlara bakan kişiler bazen arkadaşları ve aile bireyleri tarafından toplumun dışına atıldıklarını hissediyor; kendilerine normal insanlar gibi davranılmasını, eksikliklerine değil de, yapabildiklerine odaklanılmasını istiyorlar. Bu konulara ışık tutmak demans hastalarının ve onlara bakanların hayat kalitelerinin artırılmasına yardımcı olacaktır” dediği ifade edilmektedir.
Demansın eko-sosyal maliyeti yüksek
Raporda ayrıca demansın hem hastalar hem de hastaların aileleri ve onlara bakan kişiler için son derece engelleyici bir hastalık olduğu; DSÖ’nün tahminlerine göre, dünyada her dört saniyede bir demans teşhisi konulduğu; yaşlı nüfus artış hızı baz alındığında önümüzdeki 40 yıl içinde 115 milyon demans hastası olması beklendiği; bu durumun sağlık ve sosyal güvenlik sistemlerine büyük yük getireceği; 193 DSÖ üyesi ülkeden sadece sekizinde ulusal demans programı uygulamaya konduğunu; demans konusunda ekonomik ve sosyal maliyetleri azaltmak için devletlerin yapabileceği pek çok şey olduğu yer alıyor.
ADI Yönetim Kurulu’dan Marc Wortmann “Demans ve Alzheimer hastalığı ailelerde büyük etki yaratıyor; sağlık ve sosyal güvence sistemlerini de yüksek ekonomik maliyet sebebiyle de büyük ölçüde etkileniyor. Ülkeler bu konuda hala hazırlıksız. Damgalanma sorunu çözümlenmedikçe; demans hastalarına daha iyi bakım sunma çabaları artırılmadıkça; hastalığın tedavisi bulunmadıkça hazırlıksız kalmaya devam edeceğiz” dediği bilinmekte.
Damgalanma ve sosyal dışlanma en büyük sorun
Demans hastalığının hastalar ve onlara bakanlar için sosyal dışlanma ve damgalanmanın temel zorlukların başında geldiği saptanan araştırmada ayrıca her dört hastadan üçü ve onlara bakan her beş kişiden üçü ülkelerinde demans teşhisi konulanlara karşı negatif bir algı olduğuna inandığı; her beş hastadan ikisinin göz ardı edildiklerini ya da kendilerine farklı davranıldığını düşündüğünü; her dört hastadan biri ve onlara bakan her 10 kişiden birinin demans tanısını sakladığı; her dört hastadan birinin konulan teşhisi saklama nedeni olarak damgalanmayı gösterdiği; her beş hastadan ikisinin günlük yaşama dahil edilmediklerini düşündüğü; günlük yaşamdan izole edildiğini düşünen her beş yaşlıdan üçü kendileriyle iletişimi koparacak kişilerin başında arkadaşları ve aile üyelerinin geldiğini; hastalar ile onlara bakanların insanlarla yakın ilişki kurmakta zorlandıkları için bunu bıraktığı saptanmış.
Demans hastalarının damgalanmamalı
Raporun sonunda yer alan demans hastalarının toplumda damgalanmasını önleyici tavsiyeler arasında toplumun eğitilmesi; hastaların toplumdan izole edilmesinin önlenmesi; hastalarının seslerinin duyurulması; hastalara ve onlara bakan kişilerin haklarının tanınması; hastaların bulundukları sosyal çevrelere katılması; gayriresmi ve ücretli bakıcıların eğitilmesi ve desteklenmesi; evde ve bakımevlerinde bakım kalitesinin artırılması; 1. basamak sağlık uzmanlarının demans eğitimlerinin artırılması; devletlerin ulusal Alzheimer programları yapmaya çağırılması; damgalanmaya ilişkin araştırmaların yapılması yer alıyor. (ŞD/EKN)
* Bu yazı http://www.sinir.org/dunya-alzheimer-raporu-aciklandi” ile http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2013/12/131211_demans_bunama_hastaligi.shtml linklerindeki haberlerden derlenerek hazırlandı.
Not: Bu Yazı bianet.org Sitesinde Yayınlanmaktadır.