Palmiye… Kırmızı rujlu balık… Keops… Tannura…
İnsan en güzel yaşlarına geldiğinde, yani yaşama olasılığı olan sürenin yaşadığı süreden daha az olduğunun ayrımına varınca anlıyor ya; asıl hayatın anlamını. O zamana dek hayatın içinde bulamadıklarını -hala- bulabilme umuduyla keyif aldığı şeylerin peşinden koşmaya başlıyor ya. Yorularak, yıpranarak elde ettiklerinin tadını çıkartmak için, keşfetmekte geciktiklerini telafi etmek için, hayatın -bilmediği- başka şifrelerini...