Avrupa Yaşlılarının Korona Günlerindeki Hal-i Pürmelali
Tüm dünyada ve ülkemizde Koronavirüs nedeniyle hastalanan, durumu ağırlaşan ve yaşamını yitirenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Yaşamını kaybedenlerin çoğunun yaşlı olduğu ifade ediliyor. Hastalanan yaşlıların tedavileri esnasında tıp etiği açısından sorunlar yaşandığı da yer alıyor, yayımlanan bazı haberlerde.
Son günlerde – özellikle– Avrupa’da, –özellikle– bakımevi ve huzurevi gibi yaşlı kuruluşlarında kalan yaşlılardan yüksek oranda ölüm gerçekleştiğine ilişkin haberler artmaya başladı.
Salgın nedeniyle Avrupa’daki yaşlı kuruluşlarındaki ölümlere dair …
(internet medyasından derleme) Almanya: En az 800 bin yaşlı kurumlarda barınıyor. Kovid-19’un yaşlılar ve yaşlı bakım kurumlarında çalışanlarda arttığı gözleniyor. Virüs nedeniyle üç şehrin sekiz kurumunda toplamda 46 kişi hayatını kaybetti. Kovid-19’dan ölenlerin yüzde 87’si 70 yaş üstü. Yaşlı kurumlarının çoğu yeni misafir kabul etmiyor. Reinickendorf İlçe Belediyesi sağlık yetkilisi “Personelin kuruluşa virüs taşımasının önüne geçemiyoruz. Ancak çalışanlardan vazgeçemeyiz” dedi. Almanya Hasta Koruma Vakfı Başkanı da siyasetçilerin virüse karşı mücadelede yaşlı bakımevlerini ihmal ettiğini söylüyor: “Kurumlarda personel ve tıbbi malzemeye ihtiyaç var. Para havale etmek yeterli değil, personel ve malzeme de gönderilmesi lazım. Aileler bizi arıyorlar ve koronavirüse yakalanmaması için yakınlarını huzurevlerinden nasıl alabileceklerini soruyorlar.” Köln’de bir binanın alt katındaki bakımevinde 5 yaşlının öldüğü, 4 hemşirenin virüse yakalandığı öğrenilince apartman sakinleri bakımevinin kapatılmasını istedi, yetkililer “gün dayanışma günü” çağrısında bulundu. Haberlere göre; yaşlı kurumlarında düzenli test yapılıyor, pozitif çıkanlar gözetim altına alınıyor, tıbbi bakımı sağlık dairelerinin üstlenmesi çalışmaları sürüyor. Tüm çalışanlar kuruma virüs taşımaktan korkuyor, yeni koruma elbisesi, maske gerekiyor, ancak gerektiği kadar sağlanamıyor. Yetkililer kurumlarda yaşlısı olanlara “ziyarete gitmeyin; yaşlıları tehlikeye atmayın” çağrısı yapıyor. (Nüfus: 82 milyon 790 bin) Belçika: Huzurevleri Derneği Başkanı bazı ailelerin maske dikip huzurevlerine bağışladığını söylüyor. Geriatri Enstitüsü “kronik hastalığı bulunan ve Kovid-19’a yakalanan yaşlıların hastanelere gönderilmeyip, huzurevlerinde tutulmaları”nı öneren bir yönerge yayınladı. Namur’da 100 kapasiteli bir kurumda dört yaşlı Kovid-19’dan öldü. Covid-19 olan yaşlı ve çalışanların bazıları karantinada, iki kişi yoğun bakımda. Brüksel’deki 300 kapasiteli bakım kurumu karantinada. 12 kişi hastanede ve bazılarının durumu kritik. (Nüfus: 11 milyon 400 bin) Fransa: Sağlık çalışanları Kovid-19 ile mücadelede maske yetersizliğinden şikayetçi. Yaşlı kurumlarında Kovid-19 kaynaklı 800 kişi hayatını kaybetti. Fransa Hastaneler Federasyonu Başkanı 100 devlet hastanesi ve 3 bin 800 bakım kurumunda koronavirüs saptandığını açıkladı. Kurumlardaki sağlık çalışanları Sağlık Bakanı Olivier Veran’a mektup gönderdi: “Kurumlarda kalanların yaş ortalaması 85, çoğu da kronik hasta. Maske yetersizliği nedeniyle 100 bin yaşlı hayatını kaybedebilir.” (Nüfus: 66 milyon, 990 bin) İspanya: Kurumlarda bin 100’ü Madrid’de olmak üzere bin 600’dan fazla yaşlı öldü. Bazı kurumlarda çalışanların yaşlıları terk ettiği, bir kurumda yaşlılar yataklarında ölü bulununca savcılıklar soruşturma başlattı. (Nüfus: 46 milyon 660 bin) Avusturya: Sekiz kurumda 60 Kovid-19 vakası saptandı. (Nüfus: 8 milyon 822 bin) Çekya: Altı kurumda 12 yaşlıda virüs saptandı, 22 yaşlı karantinada. Kuruma kabul edilecek yaşlılar 14 gün karantinada tutuluyor. (Nüfus: 10 milyon 650 bin) İtalya: Salgından en fazla yaşlıların etkilendiği ülke. Özellikle kuzeydeki yaşlı kurumlarında sık aralıklarla yaşanan çok sayıda ölüm şüphe uyandırıcı. Milano yakınlarındaki Mediglia’daki 61 ölümde virüs etkisi aranıyor. Bergamo’da 20 günde kurumda kalan 600 yaşlı öldü. Brescia’daki bir kurumda 33 kişinin Kovid-19 nedeniyle öldüğü kesinleşti. Grugliasco’da 87 kapasiteli bakımevinde sadece bir hafta 11 kişi öldü; nedeni test yapılmadığından bilinmiyor. Yaşlı kurumlarında çalışan çok sayıda kişi kendini karantinaya aldığından yaşlılarla ilgilenecek kimse kalmadığı, kuruluştaki yakınlarına ulaşamayan yakınlarının endişeli olduğu ifade ediliyor. (nüfus: 60 milyon 480 bin) Ek bilgi: Avrupa Birliği (AB) nüfusunun %20.3’ü, 65 yaş üstü. İtalya %22.8 ile en yüksek yaşlı nüfus oranına sahip AB ülkesi. Yunanistan %22, Portekiz ve Finlandiya %21.8 , Almanya %21.5 ve Bulgaristan %21. 3 |
Birçok ülkede yaşlıların çok büyük çoğunluğu evlerinde ya da yakınlarıyla birlikte aynı evde yaşamını sürdürüyor. Ancak evde yaşam sürdüren yaşlılar ve ailelerine yönelik toplum destekli bakım olanakları ve gündüzlü bakım hizmetleri sınırlı. Kurumsal (yatılı) bakım hizmetleri ise her ülkede mevcut.
Dünyada bakımevi, huzurevi, yaşlı rehabilitasyon merkezi, yaşlı yurdu, bakım merkezi, yaşlı evi gibi değişik adlarla ifade edilse de aynı amaca hizmet eden yaşlı kuruluşlarında; (kısmi/tam) sürekli bakıma gereksinim duyan, kendi başına (bağımsız) yaşam sürdüremeyen, yalnız yaşayan, güvenlik gereksinimi olan, ağır somatik ve psişik sorunları olan, tedavi-özbakım-refakat gereksinimi olan, terapi imkanı bulamayan, evini ve kendisini geçindirecek kadar geliri olmayan, ev işi yapabilecek fiziki gücünü yitirdiğinden -çok yönlü- desteğe gereksinimi olan 65 yaş üstündeki bireyler bakım görüyor.
Yaşlılar her zaman kronik hastalıkların kıskacında. Yaşlılar her zaman bulaşıcı hastalıkların tehditi altında. Evet ama toplu bakım ortamı olan yaşlı kuruluşlarında –özellikle salgın dönemlerinde– bulaşıcı hastalık açısından risk çok artıyor.
Bir haber: Salgının en acı sorusu: İki hasta bir solunum cihazı, hangisi öncelikli
Yeni tip koronavirüs, sağlık çalışanlarının “din milliyet cinsiyet ırk ve parti farklarının görevimle vicdanım arasına girmesine izin vermeyeceğime” diyerek ettiği Hipokrat Yemini ni askıya aldıran durumlar doğurdu. Savaş döneminde uygulanan triyaj yeniden konuşuluyor. Astım hastası bir hemşire kanser tedavisi gören bir büyükbaba veya kimsesi olmayan bir evsiz. Üçü de Covid 19’a yakalanmış, nefes almakta zorlanıyor ve solunum cihazına bağlanmaları gerekiyor. Peki yeterli sayıda cihazın olmaması halinde tedavi önceliği kime verilecek? Kimi sağlık çalışanı bu korkunç senaryo ile yüzleşmekten endişe ederken, kimileri ise kendini çoktan bu durumun ortasında buldu. Virüsün en fazla can aldığı İtalya’da yoğun bakım ünitelerinin yetersizliğinden dolayı, hasta seçmek zorunda kaldıklarını gözyaşı akıta akıta anlatan doktorları tüm dünya dinledi
Yaşlanma 2002 Uluslararası Eylem Planı’nda “doğal afetlerde ve diğer acil durumlarda yaşlıların beslenme, barınma, tıbbi bakım ve diğer hizmetlerden eşit olarak yararlanması” başlığı altında yaşlıların korunması, yaşlılara insani yardım ve insani acil yardım sağlanması, yaşlıların fiziksel ve sağlık sorunları ile gereksinimlerine yönelik temel destek sağlanması, yaşlıların mevcut hizmetlere ulaşılabilirliğinin sağlanmasına ilişkin hedef ve eylemler yer alıyor. Her ülkenin hazırladığı Yaşlanma Ulusal Eylem Planı’nda; da acil durumlarda –kurumsal bakımdakiler de dahil– yaşlılar için yapılacak eylemler yer alıyor.
Korona günlerinde yaşlı kuruluşlarında bakım gören yaşlılara ilişkin duyacağımız haberler gidecek artacak gibi görünüyor. Her ülke yaşlı kuruluşlarında kalan yaşlılar ve onlara hizmet veren personele ilişkin olarak donanım, araç-gereç, tıbbi malzeme, iş gücü, hijyen, sağlık, beslenme, ziyaret yasağı vb. önlemleri –olanaklar dahilinde– almıştır, mutlaka. Alınan önlemler toplu bakım hizmetinin getirisi olumsuzlukları bertaraf etmek için yeterli mi?
? Bilemeyiz. Ama beklenen/ beklenmeyen çok hayati sorunlar yaşandığı kesin.
Bir haber: İngiltere Tabipleri Birliği’nden radikal öneri
240 bin üyeli Tabipler Birliği’nin üyelerine rehber oluşturması amacıyla hazırladığı metinde, hayat kurtarabilecek solunum cihazları yetmediğinde, sınırlı sayıdaki cihazı nasıl kullanmaları gerektiği konusunda öneriler getiriliyor. Kriz tepe noktasına ulaştığı ve donanımın çok yetersiz kaldığı bir senaryoda çok sayıda hastaya gereken her müdahale yapılamayacak. Önerilen, durumu stabil hatta olumluya doğru gidiyor bile olsa, solunum cihazı tercihinin yaşama olasılığı daha güçlü olan hastadan yana yapılması. Tabipler Birliği bu durumda cihazların daha yaşlı ve kronik hastalıkları olanlar yerine daha genç ve genel olarak daha sağlıklı kişileri kurtarmak için kullanılması gerekebileceğini söylüyor.(…)
Tabipler Birliği’nce hazırlanan kılavuzda, doktorların salgın nedeniyle yüz yüze gelebilecekleri başka etik tercihler de sayılıyor. Örneğin yatak sıkıntısı baş gösterdiğinde sağlık, telekom, temel hizmetler alanlarında çalışan hastalara öncelik tanınmasının söz konusu olabileceği kaydediliyor.
Bir başka etik olarak tartışmalı öneri ise hastaneye yattıktan sonra durumu iyileşmeyen ya da kötüye giden hastalara tedavinin bırakılarak yatakların “iyileşme ihtimali yüksek” hastalara bırakılması. Metinde, hastanelerin yoğun bakım kapasitesinin sınırlı olduğu düşünüldüğünde doktorların bazı hastalara özellikle de yaşlı ve kronik hastalıkları olan hastalara yer vermeyi reddetmesinin kaçınılmaz olabileceği kaydediliyor. Fakat “yaşlı” hasta tanımında bir yaş eşiği belirtilmiyor. Kronik hastalıklar da tek tek sayılmıyor ama şimdiye kadar yapılan açıklamalara bakılırsa bunların kalp ve böbrek hastalıkları, diyabet, solunum yolları ve akciğer hastalıkları olması muhtemel. İngiltere’de bu hastalıklardan en az biri her dört kişiden birinde görülüyor. Tabipler Birliği rehberde bu tercihlerin salgının yaygınlığı arttıkça daha da sık ve yaygın şekilde yapılması gerekebileceği kaydediliyor.
Kendilerinin ya da yakınlarının istemiyle kuruluşta bakım görme tercihini kullanan yaşlıların dünyanın herhangi bir ülkesindeki herhangi bir kuruluşta insan onuruna yakışır bakım görme –ve ölme hakkı – var.
Korona günlerinde (de) alınan tüm önlemlere karşın, sağlık açısından (yüksek mortalite ve morbidite nedeniyle) yüksek risk altında olan tüm yaşlıların insan onuruna yakışır sağlık, bakım görme –ve ölme hakkı – var.
Sağlıcakla…
Korona Günlerinde Yaşlılık— İsveç 1 Kadın Futbol Ligi Damallsvenskan takımlarından Kristianstad DFF futbolcuları koronavirüs tedbirleri çerçevesinde ziyaretçilerle görüşmesi yasaklanan yaşlılar için huzurevinin önünde antrenman yaparak huzurevi sakinlerine moral verdi.
— Koronavirüs pandemisine karşı lise ve üniversiteleri kapamak dışında ulusal karantina, seyahat kısıtlaması gibi önlemler almayan İsveç’te. Bu adreste yer alan bilgiye göre boş gezen ve canı sıkılan gençlerin, yaşlıları -ahlaksızca- korkutarak eğlenmesi eğilimini ortaya çıkardı. Eslöv’de yerel yetkililer kentteki gençlerin, hastalanmak ölmek açısından riskli gruptaki yaşlılara kasten öksürdüğü hapşırdığı ve tükürdüğü uyarısını yaptı. Gençlerin sokaklarda ve dükkanlarda yaşlıları hedef alan sağlığa aykırı ahlaksızına ilişkin çok sayıda şikayet geldiğini aktaran yerel yetkililer, ebeveynlerden çocuklarıyla bu konuda konuşmalarını talep etti — Mersin Tarsus Belediye Başkanlığınca, Alzheimer ve Demans hastaları ile birlikte tespitini yaptıkları bakıma muhtaç 65 yaş üzeri olan vatandaşlara acil durumlarda kullanabilecekleri üzerinde panik butonu bulunan Akıllı Bileklik dağıttı. |
(ŞD/EMK)
Not: Bu Yazı bianet.org Sitesinde Yayınlanmaktadır.