Salgında yaşlıların karşılaştığı ayrımcı dil neden oluştu, ne yapmalı? Dr. Gülüstü Salur ile söyleşi
Medyascope’a konuşan 65+ Yaşlı Hakları Derneği Başkanı Dr. Gülüstü Salur: “Yaşlılığı koronavirüsten ölmek için tek başına bir faktör olarak görürsek gençleri gevşek bırakır, riske ederiz.”
Koronavirüs salgını, 65 yaş ve üstü kişiler için büyük tehdit oluşturuyor, yaşı ilerlemiş kişiler virüsten daha hızlı etkileniyor. Ancak Türkiye’deki ilk vakanın ortaya çıkmasıyla beraber hem devletin hem de medyanın dilindeki “yaşlılık” vurgusu, toplumda 65 yaş üstünün tedbirli olması gerektiğinden çok “tehlikeli” oldukları algısına yol açtı. Son günlerde yaşlılar ayrımcı bir dile ve davranışlara maruz kaldı.
13 Mart’ta yaşlılara yönelik söylemlerde hassasiyet göstermenin önemine dikkat çeken 65+ Yaşlı Hakları Derneği Başkanı Dr. Gülüstü Salur, söylemin hassasiyetine bir kez daha dikkat çekti ve uyardı: “Birileri şaklabanlık yaparak, sosyal medyada ilgiyi üstüne çekmeye çalışarak bazı görüntüler yayıyor. Biz de kınarken bile, bunları çoğaltmamalıyız. İyi örnek de kötü örnek de mümkündür.”
“Yaşlılara tedbirleri olacak kadar işin ciddiyetini anlatmalı ama bir taraftan da umut verici mesajlar vermeliyiz” diyen Dr. Salur, İtalya’da ölümlerin yaştan çok kronik rahatsızlıklara bağlı olduğunu hatırlattı, “Yaşlılık tek başına bir gerekçe olamaz. Hepimiz korunmadan hiçbirimiz korunmuyoruz” dedi.
Not: Bu Yazı medyascope.tv Sitesinde Yayınlanmaktadır.